Kuşadası’nda hizmet rozetiyle geniş kesimlerin takdirini kazanan ve bu dönem yeniden CHP’den aday gösterdiği Belediye Başkanı Ömer Günel, partisinin yerel yönetimlerde parlayan yıldızı olarak büyük işlere imza atmaya devam ediyor.
Kendisinin vizyoner yatırım ve projelerinin her birini alt alta yazıp detaylıca anlatmaya gerek yok. Çünkü hepsi göz önünde ve vatandaştan da tam not alıyor almasına da rakiplerini dumura uğratması da dikkatlerden kaçmıyor.
Hele bu rakipler arasında Ömer Günel’e özenen bazı tavır ve hareketleriyle dikkatleri üzerine çeken bir isim var ki değinmeden olmayacak. Açıkçası İYİ Parti Belediye Başkan Adayı Behçet Alp’ten bahsettiğimi de sanırım anlayan anladı. Alp’in bugüne kadar 6 parti değiştirip, siyasette tutunma, toplumsal itibar kazanma ve bir yerlere gelme çabaları bir kenarda dursun. Zamanında yanında staj yaptığı aynı zamanda avukat olan Başkan Ömer Günel’e benzeme çabaları da gelinen noktada bazen öyle sırıtıyor ki sormayın gitsin.
Yani resmen Ömer Günel’i taklit ediyor desek yeridir. Ömer Günel nasıl ve hangi tarzda giyiniyorsa kendisi de aynı günün ilerleyen saatlerinde veya ertesi gün ona benzer giyinip sokağa çıkmasını ne şekilde izah edebiliriz inanın anlamak mümkün değil.
Bir dönem yanında staj yaptığı Ömer Günel’i elbette rol model almış olabilir ama Behçet Alp esasında gizli hayranlık da duyduğu Ömer Günel’in ta kendisi de olmak istemektedir. Ömer Günel olmak için adeta kendini parçalayan, gülünç durumlara sokan Behçet Alp ile ilgili eminim yakın çevresinden birileri de bu tespitime katılıyordur.
Gerçi Rahmetli Michael Jackson’ın da sanırım Behçet Alp’inkine benzer özel bir durumu vardı. Yani Diana Ross'a benzemek için rivayetlere göre 100'ün üzerinde estetik ameliyat olmuş ama yine de başaramamıştı.
Yani bu durum esasında bilimsel tez konusu da olabilir. Yani bir bilim adamı bu durumu, ‘İlk defa bir insanın hayranlık duyduğu başka bir insanı kendi kendine klonlaması’ başlığı altında mercek altına alıp etraflıca bir incelemelidir diye de düşünüyorum.
Hiçbir ideolojik duruşu olmaması, sırf siyaseten bir yerlere gelebilmek için 6 parti değiştirmesi gibi dezavantajlara sahip olan Alp’in Kuşadası halkı nezdinde siyasi itibarı da açıkçası dip yapmış durumdayken birden bire kendini dev aynasında görüp adaylığa soyunmasını sahi nasıl ele alalım?
Alp’in açıkçası Kuşadası halkının aklıyla alay edercesine doku uyuşmazlığı yaşadığı İYİ Parti’den adaylığı, siyaseten ilçeye hizmet değil egosunu tatmin noktasında bir maceradan ibarettir.
Bu noktadan bakıldığında ‘Ömer Günel olmak için adeta kendini parçaladığı’ konuşulan Behçet Alp’in halka güven sendromu yaşattığı da su götürmez bir gerçek. Yani bir aday aslı varken kopyasına neden oy versin?
Behçet Alp’e tavsiyem dev aynasının karşısında dikilip Ömer Günel’e daha ne kadar benzeyebileceğini irdelemek yerine keskin gerçeklerle yüzleşmesidir.
