Dolar34.5115 TL
Euro36.3412 TL
Sterlin43.6993 TL
Aydın 15.7 °C
Yağmurlu

Yüzyılın Maçı Ve Araplara Atatürk Dersi

  • 0
  • 311
Yazı Boyutu:
Yüzyılın Maçı
Cumhuriyetimizin 100. Yılında Tff'nin aldığı anlamsız bir karar ile Süper Kupa Finali Suudi Arabistan'da oynanacaktı. Suudi yönetiminin anlamsız dayatmaları, İstiklal Marşı'nın söylemesine izin verilmeyeceğinin söylenmesi, sahaya çıkacak futbolcuların taşımak istediği, "Yurtta Sulh Cihanda Sulh" ve "Ne Mutlu Türküm Diyene" yazılı pankartlara karşı çıkılması, sahaya ısınmak için çıkacak futbolcuların giyecekleri tişörtlerin üzerinde Atatürk resimlerin polis tarafından zorla çıkarılacağının söylenmesi tam bir skandal oldu.
Bu dayatmalara karşı hem Galatasaray, hem de Fenerbahçe kulüplerinin sahaya çıkmaması onurlu bir davranıştı. İşin ilginç tarafı ise tüm bu dayatmalara karşı maçın oynanması için kulüplere uyguladığı anlamsız baskısı oldu.
İşin iç yüzüne baktığımızda Arapların önce Osmanlı, arkasından Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti düşmanlığı vardı. Beklemedikleri ise Türk toplumunun gösterdiği yoğun tepki oldu. Hatta, uluslararası bir çok kişi ve kurum bu duruma tepki koymaktan geri durmadı.
Bu tepkiler içinde Hollanda Başbakanı, çeşitli liderler gibi bir çok ülkedeki medya kuruluşları vardı. Olmayan tepki ise ülkemizde konuşması gerekenlerin konuşmaması oldu.
Bize göre en iyi tepkiyi Koreli bir gazeteci verdi. "Suudiler şimdiye kadar hiç yenilmemiş bit adamı yenebileceklerini zannettiler. Atatürk'ün mirası halkında devam ediyor."
Peki, Araplardaki bu Türk düşmanlığı nereden geliyor?
Çok sayıdaki İslam alimi Türklerin Yecüc ve Mecüc ile eşit tutup aşağılamak için yazılar kaleme almıştır.
Arapların Türk düşmanlığı, zamanla katliam boyutuna ulaşmıştır. Arapların Türklere karşı ilk saldırısı Halife Ömer döneminde, Kafkasya bölgesinde Hazar Türkleri ve Türgeş Türklerine karşı yapılmıştır. Türklere yönelik bu saldırılar Halife Osman döneminde de devam etmiştir.
Sasani-Göktürk savaşı‘nda Araplar Sasani ordusunda yer alarak Türklere karşı savaşmışlardır.
Arap saldırıları Emevilerin halifeliği ele geçirmesinden sonra da artarak devam etmişti. En büyük katliamlar Emeviler döneminde gerçekleşmiştir.
Ebu Kuteybe komutasındaki acımasız Emevi ordusu, ele geçirebildiği tüm Türkleri katletmiştir.
645'ten 800'e kadar süren Türk-Arap savaşlarının sonucunda 100.000'den fazla Türk katledildi. 50.000'den fazla Türk köle ve cariye yapıldı.
Türk şehirleri yağmalandı ve halkın sahip olduğu her şey yağmalandı.Tüm Türk tarihi varlıkları ve eserleri yok edildi. "Talkan katliamı", "Curcan katliamı" gibi eşi benzeri görülmemiş katliamlar dünya tarihindeki yerini almıştı.
Uzun yıllar Osmanlı hakimiyetinde kalan Arap devletlerinin subay ve memurları Osmanlı hizmetindeyken devlete karşı çalışmış, her türlü casusluk faaliyetinde bulunmuştur.
Selçuklu döneminde, Müslüman Türklerin başarıları en çok Arapları huzursuz etmiştir.
Haçlı seferleri sırasındaki Türklere karşı yapılan darbeler ve Arap-Fatimi ihaneti tarihi kayıtlarda mevcuttur. Osmanlı tarihinde çok sayıda Arap isyanı meydana gelmiş, özellikle 18. yüzyıl sonlarında Arabistan’da ortaya çıkan Vahhabilik ile birlikte Arapların Türk düşmanlığı bir kat daha artmış ve sonraki dönemlerde doruk noktasına çıkmıştır.
Şubat 1916'da Erzurum kalesi düştüğünde, bunun Osmanlı ordusundaki Arap subayların Rus komutanlara verdiği bilgiler sayesinde gerçekleştiği bilinmektedir.
Mekke Emiri Hüseyin, 11 Mart 1917'de Bağdat'ı ele geçiren General Mod'a "Bağdat'ı Türklerden kurtardığı için Allah'a şükrettiğini ve İngilizlerin başarısı için dua ettiğini söylemiştir. Aynı yıl Kudüs'te İngiliz İşgali için Araplar kutlama yapmıştır.
Çanakkale Savaşı sırasında 77. Arap Alayı, yoldaşlarını ateş altında bırakarak kaçmıştır.
Eylül 1918'de Arap askerleri Lawrence'ın kışkırtmasıyla Dera'da terk edilmiş bir hasta trenindeki tüm yaralı ve hasta Türkleri acımasızca öldürmüşlerdir.
Osmanlı'nın son dönemlerinde Yemen'de 300 bine yakın Türk katledilmiştir.
Bizzat Suriye Filistin Cephesinde yedi yıl savaşan, bu süre içinde iki yıl İngilizlerin elinde esir tutulan dedemin anlattıkları var. Dedem ısrarla, "Şam'da bizi İngilizler ele geçirdi. Buna da bizim durumumuzu ve hareket planımızı İngiliz ordusuna sızdıran Araplar sebep olmuştur. Bizi her fırsatta arkamızdan vurdular" diyerek dile getirmiştir.
Arap ihanetinin boyutunu Falih Rıfkı Atay, Turgut Özakman gibi yazarlardan okuyabilirsiniz.
Süper Kupa maçında yaşananlar bize gösterdi ki, Arapların Türk düşmanlığı günümüzde de aynı şiddetle devam etmektedir. Üstelik O Arapların milyonlarcası artık bizim içimizde yaşıyor. Artık bu durumu gözden geçirip gerçek bir devlet politikası oluşturma zamanı gelmiş, geçmektedir.
"Ben sporcunun zeki çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim." (Mustafa Kemal Atatürk)
YORUM YAZ
Whatsapp İhbar Hattı